Blogda sezon başı her hafta değerlendirme yazma kararı almıştık ama iş güç derken aksadı hep. Uzun bir aranın ardından genel bir bakış atacağız lige ve takımlara. Zirve mücadelesi ile başlayalım.
Bayern Münih Bundesliga'da normal şartlarda iki sezon üst üste zirveden uzak kalmazdı ama Dortmund bunu son iki sezonda başarmıştı. Bu sezona yeniden şampiyonluğu alma hedefiyle başladılar ve 12 hafta geride kalırken şimdiden fark yaratmış durumdalar. İlk 11 haftada sadece Leverkusen'e kaybeden ve geçtiğimiz hafta sonu Nürnberg deplasmanında beraberlik alan Bavyera ekibi 10 galibiyet ile Schalke'nin 8 puan önünde zirvede yer alıyor. Sezon başında forvet hattına yaptıkları Mandzukic ve Pizzaro hamleleri iyi sonuç vermiş gibi gözüküyor. Mario Gomez'in sakatlığında bu ikili ligi ve şampiyonlar ligini rahatlıkla idare etti. Gomez dönüp formayı almakta zorlanacak. Şu sıralar kulübede bile değil zaten. Orta sahada 40 milyonluk Javi Martinez hamlesi şimdilik beklenen verimi veremedi ama varlığı bile güven veriyor. Robben-Ribery ikilisine alternatif olarak alınan Shaqiri ise takıma uyum sağlamış gibi gözüküyor. Kısacası Bayern'de taşlar yerine oturdu ve bu sezon şampiyon olamamaları büyük sürpriz olur. Unutmadan geçen sezon sol beke geçtikten sonra harikalar yaratan David Alaba'da sakatlığını atlattı. Bayern Münih gümbür gümbür!
Geçtiğimiz iki sezonu Ruhr'un sarı tarafı kazanınca maviler bu sezona hırs yaparak başladır. Schalke'den bahsediyoruz tabii. Stevens'in öğrencileri hem ligde hem de Şampiyonlar Liginde oldukça formda gözüküyor ama uzun süreli mücadeleyi kaldıracak yapıları şimdilik pek yok. Jurado'yu gönderip Afellay'ı kiralamak yaptıkları en akıllıca hamle gibi duruyor onlar adına. Ayrıca Holbty ve Farfan takım adına formda gözüküyor. Geçtiğimiz sezon 40ın üzerinde gol atan Huntelaar ise şimdilik rolentide ilerliyor. Devre arasında ayrılma ihtimali yüksek.
Dortmund ise iki şampiyonluğun ardından bu sezon biraz daha ŞL'ye ağırlık vermiş gibi. Real Madrid, Man City, Ajax gibi takımların bulunduğu grupta yenilgisiz liderler ve şiir gibi top oynuyorlar. Aynısını Bundesliga'ya yansıtamadıkları ise ayrı bir gerçek. Onların en belirgin özelliği olan takım disiplini gitmiş Marco Reus'a bağlı bir takım gelmiş gibi. Reus şu anda parım parım parlıyor. Ribery ile birlikte asist krallığında zirvedeler attığı gollerde cabası! Dortmund elbette toparlayacaktır ama şampiyonluk oldukça zor. Zaten asıl hedef bu desek yalan olur gibi..
Beklentinin Üzerine Çıkanlar!
Sezon başında kimse Frankfurt'tan böyle bir çıkış beklemiyordu elbette. Bundesliga'da yayılan Japon furyasının son örneği Takashi Unui ve Alexander Meier önderliğinde ligi sallamaya devam ediyorlar. Bu sezon sonuna kadar sürer mi bilinmez ancak Avrupa Kupaları kontejyanında kalırlarsa şaşırtıcı olmaz gibi. Sıralamada çok yukarılarda olmasa da beni en çok şaşırtan takımlardan birisi de Hamburg oldu. Genç yapısı ile bu sezon çok zorlanacaklarını düşünüyordum ama özellikle Van Der Vaart'ın geri dönmesi, Tolgay Ali Arslan'ın beklenmeyen yükselişi ile şu anda oldukça iyi durumdalar. Koreli Min Son'da oldukça dikkat çekiyor! Buraya eklemekte kararsız kaldım ama Mainz'ı da beklentiyi aşanlar arasına koyalım. Sezon başında onların derdinin yukarılar olmadığını, keyifli futbol oynamak olduğunu söylemiştim. Klopp'la başlayan düzen Thomas Tuchel ile devam ediyor. Şu ana kadar 17 puan topladılar ve sezon sonunda Avrupa mücadelesinde olabilirler. Onlar adına dikkat çeken isim ise Macaristan maçında bize kendini yakında tanıtan Szalai!
Beklentinin Altında Kalanlar!
Hayal kırıklığı yaratan takımların başında Wolfsburg geliyor. Felix Magath'la sezonu iddialı transferler yaparak başlayan Kurtlar bir türlü puan istikrarını yakalayamadı. Ligin dibine demir atamaya yakın Magath inadı bıraktı ve istifa etti. İstifanın ardından alınan iki galibiyet onları şimdilik rahatlatmış gözüküyor zira oyuncuların yüzü gülüyor artık. Felix'in ağır antreman temposuna dayanmak kolay değil. Disiplini de cabası tabii. Wolfsburg kadar olmasa da iyi transferler yapan Hoffenheim'da beklenen başlangıcı yapabilmiş değil. Özellikle savunmada sıkıntıları oldukça fazla. Şu anda en çok gol yiyen takım konumundalar ve bu yaraya çare bulabilmiş değiller. Kalede Weise sağda Beck gibi iyi isimler var ama takım olarak savunma konusunda pekte becerikli değiller.. Geçen sezon ligin en çok dikkat çeken takımı olan Mönchengladbach bu sezona oldukça yavaş girdi. Takımın en büyük hücum silahı Marco Reus'u Dortmund'a savunmanın bekçisi Dante'yi de Bayern'e kaptıran takımda yeni transferler beklenen etkiyi gösteremedi. Fenerbahçe'nin Avrupa Ligi'nde rakibi olan Gladbach'ın ilk altıda yer alması oldukça zor görünüyor ama konuşmak için çok erken.. İlk 6 haftada galibiyet alamayan Stuttgart'ta buraya yazılabilirdi ama şimdilik toparlamış görünüyorlar. Geçen sezon bol gollü maçlar izleten takımda bu sezon gol sıkıntısı var. Devre arasında Hoffenheim'de yedek bekleyen Eren Derdiyok'u alacakları konuşuluyor. Gerçekleşirse iki taraf adına da olumlu olur!
Bu takımların dışında Werder Bremen ve Hannover'e de ayrı pencere açmak lazım. Thomas Schaff'ın Yeni Bremen'i sahaya iyi oyun sergiliyor dersek yalan olur ama iyi takım olma yolunda ilerleiyor. Chelsea'den kiralanan Kevin de Bruyne takıma cuk oturdu. Mehmet Ekici ise yokları oynuyor. 5 milyon euro vermemiş olsalar çoktan çöpe atarlardı! Elia ve Petersen performansını yükseltirse Bremen daha keyifli bir takım olabilir. Keyifli takım demişken işte o takım Hannover 96! Geçen sezonun sonlarına doğru bunun ayak seslerini duymuştuk bu sezona da öyle başladılar. Takım inanılmaz gol potansiyeline sahip ve zevk veriyor. Savunmayı biraz daha toparlayabilirlerse yeniden Avrupa biletini kapabilirler.
İlk 12 haftanın Kare Ası
Alexander Meier (Frankfurt)
Szbolcs Huszti (Hannover 96)
Mario Mandzukic (Bayern Münih)
Marco Reus ( Borussia Dortmund)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder