5 Ocak 2013 Cumartesi

Bundesliga'da İlk Yarının Ardından II

Bundesliga İlk yarı değerlendirmesinde zirvede yer alan 4 takımı şurada yazmıştım. İkinci bölümde zirveyi takip eden ve ikinci devre Avrupa kupalarını zorlayabilecek takımları ele alacağız.
FREIBURG, M'GLADBACH'IN İZİNDE!

İki sezon önce M'Gladbach'ın başına geçen ve düşme hattı olan takımını play-out ile ligde tutarak ertesi sezon şampiyonlar ligi potasına sokan Lucian Favre'nin hikayesinin bir benzerini yazıyor Freiburg Teknik Direktörü Christian Streich! Geçen sezon takımın başına geçtiğinde düşme hattında yer alan takıma önemli eklemeler yapmadan ligde tutmayı başardı ve bu sezonda zirveye oynuyorlar. Sezon başı tahminlerinde yine küme düşme hattında yer almaları bekleniyordu ama Streich büyük bir iş çıkardı ve takımı şimdilik Avrupa potasında. 

Takımın teknik direktörü Christian Streich'i anlatmak için Yazıhane'de Fikret Özer'in yazdığı değerlendirmeden şu alıntıyı kullanabiliriz:
     ''Geçen sezon takımın başına geçtiğinde 'Takımı ligde tutabilecek misiniz?' sorusuna Yarın Bundesliga’da bir maça çıkacağız. Gelecek hafta bir maça daha çıkacağız, sezon sonuna kadar Bundesliga’da oynayacağız. Şu anda sadece bundan zevk alıyoruz. Daha iyi ne olabilir ki? demişti. Franz Beckenbauer, Streich’la ilgili görüşü sorulduğunda, “Onu ilk gördüğümde deli zannetmiştim, gerçekten çıldırmış gibi hareket ediyordu. Ama sonradan anladım ki bu onun metoduymuş. Bu şekilde başarılı ve bu nedenle böyle devam etmeli” şeklinde konuşmuştu. Streich aslında 1995’den 2011’e kadar yönettiği Freiburg alt yapısının meyvelerini topluyor. Oynattığı oyuncular bir nevi kendi elinde büyümüşler. Şu anda ülkenin güney batısında futbol profesörü olarak görülüyor.''

Dönüm Noktası
Ligin ilk 6 haftasında sadece 1 galibiyet ve 2 beraberlik alan Freiburg yine ligde kalma mücadelesi verecek gibi gözüküyordu ancak evlerindeki 3-0'lık Nürnberg galibiyeti onlar adına ligin seyrini değiştirdi. Bu galibiyetin ardından sadece sadece ligin güçlü ekipleri Bayern ve Dortmund'a  yenilen Freiburg yavaş yavaş zirveye tırmandı.

Anahtar Oyuncu
Orta saha oyuncusu Cedric Makiadi sezonun en dikkat çeken oyuncularından birisi. Özellikle savunmaya yönelik oyunda başarılı işler çıkaran Kongo asıllı oyuncu maç başına 10.9 km koşu mesafesi ortalamasıyla oynadı. Box to box dediğimiz iki ceza sahası arasında iyi işler çıkaran Makiadi arkadaşlarını topla buluşturma konusunda da oldukça başarılı.  Sezonun ilk yarısında başarılı pas yüzdesi % 82.7.

Fark Yaratan İsim
24 yaşındaki sol kanat oyuncusu Daniel Caligiuri bu sezon takımın hücumunda en dikkat çeken isim. Geçen sezon devre arasında takımın gol yükünü çeken Papiss Cisse'nin Newcastle'a gitmesinin ardından ofansif orta saha ve sol kanat olarak 4 gole imza attı 4 golün de pasını verdi. Hücumda hırçın ve yorulmayan yapısı ile takımın en büyük kozlarından bir tanesi. İtalyan asıllı oyuncu Almanya pasaportu taşıyor.

İstatistiklere Bakış
  • Freiburg bu sezon maçlarda ortalama inanılmaz bir koşu mesafesi  yakaladı. Maç başına 116.9!
  • Hücumda fark yaratan özellikleri yaptıkları sprintler ve maç başına 169 sprint atıyorlar. Sezonun ilk yarısında toplam 2885!
  • Takımın bu sezon attığı korner sayısı 92!
  • Cedric Makiadi'nin bu sezon maruz kaldığı faul sayısı 50!
  • Makiadi'nin bu sezon yaptığı faul sayısı ise 28!

''Bugün bizim özel bir gün olacak gibi bir his vardı ancak maalesef olmadı. Eğer bir şeyler başarmak istiyorsanız ayaklarınızın yaptığıyla kafanızdan geçenler aynı olmalı!''
-2-0 kaybedilen Bayern Münih maçı sonrası-
Christian Streich
Freiburg Teknik Direktörü
MAINZ BİLDİĞİNİZ GİBİ
Son yıllarda oynadığı futbolla Bundesliga'da dikkat çeken ekiplerin başında geliyor Mainz. Jurgen Klopp'un temellerini attığı güzel oyunu Thomas Tuchel geliştirerek ''Mini Dortmund''u yarattı. Sezon ortasında Schalke 04'ün Tuchel'e talip olması ile rüya bitiyor mu yorumları yapıldı ancak Mainz yönetimi astronomik bir bedel isteyerek teknik adamlarını takımda tutmayı başardı. Mainz'ın öncelikli amacı güzel futbol ortaya koymak çünkü şampiyon olmayacaklarını biliyorlar. Madem şampiyon olamıyoruz güzel oyun sergileyelim taraftarı mutlu edelim planı var. Oyuncular kendi oyunlarından keyif aldıkça başarıda ister istemez geliyor ama ilk kural sabır ve sonuç endeksli olmayan taraftara sahip olmak. Bunlar ülkemiz için fazlasıyla hayal...

Dönüm Noktası
Ligin ilk 3 haftasında galibiyet alamayan Mainz, 5. haftada Schalke'ye 3-0 kaybettikten sonra silkelendi ve kendine geldi. Bu maçı takip eden 5 haftada 4 galibiyet ve 1 beraberlik aldılar. Daha sonra inişli çıkışlı bir grafik çizseler de her yenilgiyi telefi etmeyi başardılar. Almanya Kupasında da yollarına devam ettiklerini ve son olarak Schalke'yi saf dışı bıraktıklarını da unutmamak gerek.

Anahtar Oyuncu
Mainz için en önemli oyuncular Andreas Ivanschitz, Adam Szalai ve Nicolai Müller ancak tek isim seçmek gerekirse o kişi Szalai olur! Macaristan-Türkiye maçından da hatırlayacağınız Szalai bu sezon ülkesinde yılın futbolcusu seçildi. Bu sezon 9 gol atıp iki tane de gol pası veren Szalai hücum için anahtar oyuncu. Diğer bir özelliği ise savaşçı yapısı. Bundesliga'nın ilk devresinde en çok ikili mücadeleye giren oyuncular listesinde 536 kez ile Kiesling'in ardından ikinci sırada!

Fark Yaratan İsim
Andreas Ivanschitz'de tandığımız oyunculardan. Avusturya maçlarında bize karşı oynadı ve ne kadar etkili bir isim olduğunu gördük. Mainz'ın bu sezon orta alanında her görevi yapan Ivanschitz 4 gol atıp 3te asist yaptı. Rakamlar onun takım için önemini anlatmak için yetersiz zira yaptıkları bundan çok daha fazlası.

İstatistiklere Bakış
  • Szalai bu sezon toplamda 172.6 km kat etti!
  • Macar oyuncu attığı 9 golün yanı sıra 34 kez pozisyona girdi!
  • Ivanschitz'in attığı şut sayısı: 43!
SCHALKE 04'ÜN RÜZGARI ÇABUK SÖNDÜ!
Ruhr'un Mavi yakasının çocukları sezona oldukça iyi başlamıştı. Sezon başı değerlendirmelerinde Bayern ve Dortmund ile beraber şampiyonluk adayları arasında gösteriliyorlardı. Zira ilk 6 maçta sadece Bayern'e kaybetmişler ve açılış maçında Hannover'le berabere kalmışlardı. Daha sonra lig, Almanya Kupası ve Şampiyonlar Ligi'nde üst üste 5 maç kazandıktan sonra stop ettiler! Hoffenheim yenilgisi ile başlayan süreçte 12 maçta 6 kez kaybederken sadece iki galibiyet alabildiler. Devrenin sona ermesinin ardından Mainz'a yenilerek Kupaya da veda ettiler.

Dönüm Noktası
Sahalarında kazandıkları Bremen maçı onlar adına olumsuz anlamda dönüm noktası oldu. O maçtan sonra yukarıda da bahsettiğim gibi maç kazanmayı unuttular. Kazanabildikleri tek maç Şampiyonlar Ligi'nde Olympiakos maçı oldu ve ligde tek bir galibiyet bile alamadılar. Bu sonuçların ardından ŞL'den lider çıkılmasına karşın teknik direktör Huub Steves kovuldu. Zira ya o gidecekti ya da takımın has oyuncuları!

Anahtar Oyuncu
Geçen sezon  harika bir yıl geçiren ve 48 gol atan Huntelaar bu sezona oldukça yavaş girdi. Şu ana kadar 5i ligde olmak üzere 11 gol kaydedebildi. Teknik direktörü ile yaşadığı sorunlar sebebiyle formsuz olduğu konuşuldu ve devre arasında ayrılmayı planlıyordu ancak Stevens'ın kovulması ve Arsenal'den istediği rakamı alamaması sonucu yeni sözleşmenin altına imzasını koydu. İkinci yarı çok daha iyi bir Huntelaar beklenebilir.

Fark Yaratan Oyuncu
Julian Draxler sadece 19 yaşında olmasına karşın takımın tecrübeli isimlerinden birisi haline gelmek üzere. Ligin ilk yarısında 15 maça çıktı ve takımının hücumda etkili ayaklarından bir tanesi oldu. Takımına bu sezon ki katkısı rakamsal olarak 6 gol 4 asist! Draxler dışında Holtby'den de bahsetmek gerek. Bu sezon kendisini biraz daha geliştiren 22 yaşındaki oyuncu özellikle Şampiyonlar Liginde gösterdiği performansla dikkat çekti. Yaptığ 3 asistle takımını üst tura taşıyan isimlerden birisi olurken sezon sonu içinde şimdiden Tottenham ile anlaştı. 

İstatistiklere Bakış
  • Orta saha oyuncusu Jermaine Jones'a bu sezon yapılan faul sayısı 38!
  • Schalke bu sezon farklı oyuncularından en fazla gol katkısı alan takım: 13!
  • Bayern'den sonra kontra-ataktan en fazla gol atan takım: 9!
  • Son 15 dakika içinde attıkları gol sayısı: 7!
B. MÖNCHENGLADBACH GEÇİS SEZONUNDA
Geçen sezon ligi 4. sırada bitirerek herkesi şaşırtan Lucian Favre'nin takımı bu sezon başında Dante, Roman Neustädter ve Marco Reus gibi takımın en önemli oyuncularını kaybetti. Ancak bu isimlerin yerini sezon bitmeden doldurmayı başarsalar da oturmuş düzenin değişmesi onları sezon başında çok zorladı. Lige kötü başlamalarına karşın yavaş yavaş toparladılar ve bu sezon onların gelecek bir kaç sezonunun inşası şeklinde gibi gözüküyor.

Dönüm Noktası
Fenerbahçe'nin UEFA Avrupa Liginde rakiplerinden bir tanesi olan Gladbach sezona çok yavaş girdi ancak Hannover karşılaşması sonrası iyi bir ivme yakalayarak olası 24 puanın 13ünü almayı başardılar. Bu aralıkta Avrupa Ligi'nde Marsilya, AEL ve Fenerbahçe'yi de yenmeyi başardıklarını unutmamak gerek.

Anahtar Oyuncu
Venezüela'nın Maradonası ya da Ali Ece'nin deyimiyle Guiza'yı gol kralı yapan adam Juan Arango ilk yarının anahtar oyuncusu oldu. Marko Reus'un ayrılmasından sonra hücumda sorumluluğu biraz daha artan Arango 5 gol ve 6 asistle devreyi tamamlarken, şapkadan tavşan çıkararak bir çok maçı takımı kötü oynarken kazandırdı. Teknik Direktör Lucian Favre onun için dünyanın en iyi bir kaç sol ayağından bir tanesi diyor. Youtubedan attığı gollere bakarsanız eminim sizde Favre'ye hak vereceksiniz.

Fark Yaratan İsim
Takım oyunu oynayan Gladbach için tek bir oyuncu seçmek zor ancak seçmeyeceğimiz ismi buraya yazabiliriz. Sezon başında büyük umutlarla alınan ancak Arango'nun bile bir şey yapamadığı forvet Luuk de Jong! Bu sezon takımına katkısı sadece iki golle olurken saha içinde takıma el freni oldu desek yeridir. Tolga Cigerci ve Granit Xhaka ise takımın dikkat çekenleri arasında yer aldılar. Genç isimlerin ağırlıklı olduğu bu takım eğer iskeleti bir kez daha yerle bir edilmezse gelecek sezonlarda adından bahsettirecektir.

İstatistiklere Bakış
  • Gladbach bu sezon Avrupa Ligi maçları dönüşü Kupada mücadele eden diğer Alman takımlarından daha fazla puan topladı! (14)
  • Dortmund'tan sonra en az faul yapan takım.(215)
***
İlk yazıda zirvede yer alan 4 takımı incelemiştim bu yazıda da sonraki 4 takıma bir bakış attık. Devamı ertesi gün gelecek. İlk yazıyı okumak için şuraya tık!

4 Ocak 2013 Cuma

Bundesliga'da İlk Yarının Ardından I

Bu yazının sözünü çok önceden vermiştim ama bir türlü başına oturamadık o aralıkta da bir çok yerde değerlendirmeler yazıldı. En güzeli bundesliga.com'un değerlendirmesi gibi duruyor. Kendim yazmaktansa onu çevirip aralara kendi fikirlerimi  sıkıştırıyım daha iyi dedim.
BORUSSIA DORTMUND AVRUPA'DA ESİYOR!

Son iki sezonda ligi kasıp kavuran  Jurgen Klopp'un öğrencileri  bu sezon Bundesliga'ya yavaş bir başlangıç yaptı ancak Şampiyonlar Ligi'nde Avrupa'nın en büyük liglerinin şampiyonları ile girdikleri mücadeleden keyifli futbol oynayarak lider çıktılar.

Dönüm Noktası
Geçen sezon ligde şampiyonluk ipini tekrar gögüslerken Avrupa'da hayal kırıklığı yaratan sarı siyahlı takım bu sezon gruptan çıkmak istiyordu ve Signal İduna Park'ta startı Ajax'la verdiler ve 87. dakikaya kadar işler yolunda değildi ancak Robert Lewandowski'nin golü ile 1-0 kazandılar. O gol BVB'nin sezonunun dönüm noktası oldu. Olası bir puan kaybı lig kötü giderken Avrupayı da kaybetme durumuna sokabilirdi.

Anahtar Oyuncu
Geçen sezon sakatlıklar sonucu takıma yeteri kadar katkı sağlayamayan Mario Götze bu sezona harika bir başlangıç yaptı.  Almanya'nın en büyük yeteneklerinden birisi olarak gösterilmesine karşın sahada ona dizilen övgüleri karşılayacak şeyleri yapamamıştı ama bu sezon onun sezonu olacak gibi gözüküyor.

Fark Yaratan İsim
Takımın en önemli hücum kozlarından birisi olan Kagawa'nın ManU satılamasının ardından BVB altyapısından yetişen ve M'Gladbach'a yıllar sonra tarihini hatırlatan takımın baş aktörü Marco Reus alındı. Reus bu sezon Bundesliga'da harikalar yaratmaya devam ediyor ve 6 gol 6 asistle Kagawa'yı aratmadı. Şampiyonlar Ligi'nde 3 golü olduğunu da unutmamak gerek. Reus'un takıma kattığı diğer bir silahsa duran topları oldukça etkili kullanması!

İstatiklere Bakış

  • Bu sezon Dortmund'un Signal İduna Park'ta ki seyirci  ortalaması: 80577! İnanılır gibi değil bu rakam. 
  • BVB'nin ilk yarıda topladığı puan 30. Geçen sezona göre sadece 4 puan az ama Bayern'in önüne geleni sürklase etmesi sonucu liderle puan farkı 12 oldu. 



BAYERN ŞAMPİYONLUĞU GERİ  İSTİYOR!


Bundesliga'da şampiyonluktan iki sezon üst üste mahrum kaldığı pek görülmemiştir Bayern Münih'in ama Dortmund son iki sezonda sildi süpürdü  Bayern'e acımadı. Bu durum Bayern'e fazlasıyla ağır geldi zira fubol dünyasının en ilginç takım yapılanmalarından birisine sahipler. Geçen yıl Şampiyonlar Ligi'nde final oynayan takıma Shakiri ve Javi Martinez eklemelerini yaptılar. En büyük sıkıntıyı çektikleri savunmanın ortasına geçen sezon Gladbach'ta müthiş oynayan Dante'yi aldılar. Mario Gomez'i yedeklemek için Mandzukic eklemesi ile yetinmediler bir de eski oyuncuları Pizzaro'yu  aldılar. Kısacası Bayern çok kızmıştı ve kendine ait olan şeyi geri istiyordu!

Dönüm Noktası
Sezona fırtına gibi girip ilk 8 maçı kazandıktan sonra evlerinde Leverkusen'e kaybetmeleri onlar adına dönüm noktası oldu. Havaya girmişlerken Leverkusen onları rüyadan uyandırdı ve yere daha sağlam basmalarını sağladı. Daha sonra tekrar bir yenilgi yaşamadılar ve 3 beraberlik aldılar.

Anahtar Oyuncu
Sadece Bayern adına değil Bundesliga'nın ilk devresinin en iyi adamıydı Frank Ribery.  Saha içinde %84,4 pas isabet oranıyla oynarken 7 de asist yaptı. Yanına eklediği 4 gol ve oyun içinde yarattığı farkta cabası. 

Fark Yaratan İsim
Bavyera ekibi harika bi kadro kurdu belki ama takımın en büyük eksikliği sol bekteydi. Geçen sezon bu bölgeye geçtikten sonra harikalar yaratan David Alaba ve yedeği Contento sakat, Lahm ise sağ bek oynamaya başladığı için sezon öncesi o bölgede Emre Can ve 2010 Dünya Kupasında sol bek oynayarak o bölgeye uygun olmadığını gösteren Badstuber oynadı. Alaba'nın sakatlıktan dönmesi ile beraber orada sorun giderildi ve dönüşü ile fark yarattı Avusturyalı oyuncu.

İstatistiklere Bakış

  • Sezona fırtına gibi giren Bayern'in averajı 37!!! Ona en yakın takım +15 ile Borussia Dortmund. Geri kalan takımların averajları toplanınca +37 etmiyor desem durum anlaşılır herhalde.  
  • 11 golü kontradan bularak bu alanda da lider oldular.  
  • Lige 8de 8le başladıklarını unutmayalım.


Jupp Heynckes: Bu mağlubiyet bizi yaralayacak elbette ancak önemli  olan gerekli dersleri çıkarmamız. -Leverkusen mağlubiyeti sonrası- 
Philipp Lahm: Bugün iki tane aptalca gol yedik ve kaybettik. Hak eden taraf maçı kazandı... -Leverkusen mağlubiyeti sonrası- 

KIESLING ATIYOR BAYER LEVERKUSEN ZİRVEYİ ZORLUYOR

Leverkusen  koç ikilisi Sami Hyypiä ve Sascha Lewandowski yönetiminde lige yavaş girse de 9. haftadaki Allianz Arena'da Bayern Münih galibiyeti ile beraber çıkışa geçti. Devre arasına puan tablosunun ikinci sırasında girdiler ve sezonun geri  kalanında da yerlerini korumak için mücadele edecekler.

Dönüm Noktası
Sezonun ilk yarısının onlar adına dönüm noktası kesinlikle Bayern galibiyeti  oldu. Bavyera ekibinin galibiyet serisini sonlandırdıktan sonra 7 galibiyet alıp 2 kez yenildiler ve Bayern'in en büyük takipçisi oldular.

Anahtar Oyuncu
Bayer 04'ü bu noktaya taşıyan elbette takım oyunu oldu ancak Stephan Kiesling attığı 12 golve yaptığı 4 asistle öne çıkan oyuncu oldu. Takımı kötü  oynarken bile şapkadan tavşan çıkararak galibiyeti getiren isim oldu. Sezon sonuna kadar herhangi bir sakatlık yaşamazsa formunu sürdürecek gibi duruyor. Bu performansı Löw'ün de dikkatini çekecektir ve tekrar Alman Milli Takımında şans bulacaktır.

Fark Yaratan İsim
Sezon başında Real Madrid'ten transfer edilen Daniel Carvaljal bu sezon Bundesliga'da dikkat çeken isimlerden birisi olmayı başardı. Bek oyuncusu olmasına karşın yaptığı 5 asist ve attığı bir golle savunmanın yanı sıra hücumda da kendini gösterdi. Onu izlerken Gökhan Gönül'ün formda dönemlerini hatırlamanız mümkün. Öte yandan savunma bekleri konusunda sıkıntı yaşayan Mourinho'nun Real Madrid'i onu kullanabilir miydi sorusunu sormadan da edemiyor insan...

İstatistiklere Bakış

  • Leverkusen'in attığı 33 golün 31'ini Alman oyuncular atarken orana vurunca %94 gibi  bir rakam ortaya çıktı.
  • Bundan daha inanılmazı ise 29 golü kontra ataktan bulmaları!  
  • Ayrıca evlerinde kaybetmeyen tek takım oldular ve 8  maçta 6 galibiyet 2 beraberlik aldılar. 
  • 17 maçta 14 kez geriye düşerek en çok geriye düşen takım oldular ama bir şekilde dönmeyi başardılar.


EINTRACHT FRANKFURT YÜKSEKTEN UÇUYOR

Sezon başında üst üste kazandıklarında her ligde olan ve sonra balonu sönen takımlar gibi olacağını düşünmüştük ve bir iki hafta tökezleyince heh artık yerlerini bulurlar dedik ama Armin Veh'in öğrencileri yeniden şahlandı ve ilk yarıyı 30 puanla 4. sırada kapattılar.

Dönüm Noktası
9. haftada Stuttgart'a kaybedip ardından Fürth ile sahalarında berabere kaldıktan sonra Bayern deplasmanında sürklase oldular ve üstte bahsettiğim gibi artık buraya kadar denidi onlar için ama hemen ardından Ausburg'u 4-2 yenerek yeniden uyandılar. Daha sonra puan kayıpları oldu elbette ancak o maçta verdikleri mesaj onlara bakışı değiştirdi.

Anahtar Oyuncu
Alexander Meier Frankfurt adına bu sezon en önemli isimdi. Orta saha menşeili bir oyuncu olmasına karşın 11 gol atarak lig lideri Kiesling'in arkasından gol krallığında ikinci sırada bulunuyor. Bastian Oczipka'da yaptığı 7 asistle iyi durumda ve oldukça faydalı oldu.

Fark Yaratan İsim
Sebastian Jung bu senenin dikkat çekenleri arasında. 22 yaşındaki sağ bek 17 maçtada 90 dakika forma giyerken Alman U-21 takımının elemanlarından birisi haline geldi. Hollanda ile oynanan dostluk karşılaşmasında da Löw tarafından A Milli Takıma çağrıldı. Bakalım ligin ikinci  yarısında adından daha fazla söz ettirebilecek mi?

İstatistiklere Bakış
Ligin ilk yarısında Bayern ve son şampiyon Dortmund'tan sonra en isabetli şut atan takım oldular. (33)
İki sezon önce küme düşerken ligin bütününde aldıkları galibiyet sayısına bu sefer sadece ilk devre sonunda ulaştılar. (9)
Bundesliga tarihinde o sezon lige yükselen takımlar arasında en iyi ilk yarı performansı gösteren 3. takım oldular. Onlardan daha iyisini daha önce Bayern ve Hoffenheim-Kaiserslauten gösterdi. (3)

***
Bundesliga'yı ilk 4 sırada kapatan takımları kısaca  inceledik.  Yazı sıkmasın diye parçalara ayırdım devamı vakit buldukça gelecek.

FIFA Ödülleri Anket Sonuçları

Balon d'Or malum düünyanın en iyi oyuncusunu belirlemek amacıyla verilen bir ödül ancak bir kaç yıldır kazanan direk belli olduğu için heyecan yoktu. Bu sezon Ronaldo'nn şampiyonluk kazanması ile yarış biraz daha kızıştı ama Messi 91 gol atarak yine ortalığı karıştırdı.

Ankete 178 kişi oy vermiş ve 80i Ronaldo kazansın diyor. Eminim Messi'nin almasından sıkıldıkları için bu oyu verdi ama 72 kişi de yok abi Messi varken Messi alır demiş. Bu iki oyuncu olmasa belkide açık ara en iyi olacak İniesta'ya sadece 26 oy çıkmış. İşin özü Totti Blog okuyucuları Ronaldo kazansın artık abi diyor. Ödül sahibini 7 Ocakta Zürih'te bulacak ve bakalım Ronaldo artık dur diyebilecek mi Messi'ye!
FIFA'nın verdiği ödüllerden bir tanesi de en güzel gole verilen Puskas Ödülü. İki sezon önce Hamit Altıntop milli formayla Kazakistan'a attığı golle kazanmıştı bu ödülü. Bu yıl heyecan biraz daha arttı zira geniş listede Fenerbahçe'den hem Moussa Sow hem de Miroslav Stoch vardı ancak finale sadece Stoch'un golü kaldı. Büyük bölümü oylama ile belirlendiği için Stoch'un şansı baya yüksek zira twitterdan duyurularla bol bol oy alması sağlandı. Bakalım ödülün sahibi kim olacak. Bu arada Stoch'a 98, Falcao'ya 50 geçen yıl bu ödülü alan Neymar'a da 21 oy çıkmış.

Anket açtığım diğer bir ödül ise Yılın Teknik Direktörü. Real'i nihayet şampiyon yapan Mou, Barcelona'ya şiir gibi top oynatan Guardiola ve İspanya Milli Takımı ile Dünya Kupasının ardından Avrupa Şampiyonasını da kazanan Del Bosque. Oylamada The Special One 86 oy almış, Guardiola 38, Del Bosque ise sadece 21.. Bence Mouribho kazanacak ama Del Bosque çok hafife alınıyor!..


Ankete oy veren herkese teşekkürler. Bakalım sonuçlar tutacak mı..

2 Ocak 2013 Çarşamba

Al Sana Bedava Takım

Sezon sonunda serbest kalacak oyuncularla yapılan bu 11 bizim ligde baya iş yapar herhalde. Listede adı geçenlerden bizim memlekete gelebilecek pek oyuncu yok belki Moussa Sissoko alınabilir ancak sıkıntılı herif. İstanbul'un hızlı gece hayatında sahalardan çok izleme durumumuz olabilir. Llorente muhabbeti dönüyor ama malum pek imkanı yok.

11 dışında grafiğin altında bir kaç oyuncu daha var. Kolo Toure sezon başı baya anıldı. Bayern'li Timo gelebilir ama memlekete dönmesini bekliyorum. Arshavin'de yine çarşaf çarşaf yazılır  yakında.

Ha bir de PSG faktörü var. Şu anda takımda kullanılmayan oyuncularla neredeyse takım kurulabilir hem de baya sağlam bir takım!

Liverpool vs Messi

Uzun zamandır bloga koyum dediğim grafiklerden bir tanesi. 2012 yılında Liverpool'un tek başına takım Messi ile karşılaştırması! Messi mi çok iyi Liverpool mu çok berbat siz karar verin! (Messi zaten iyide takım derken sıradan bir takım değil Liverpool'dan bahsediyoruz! Sahi artık sıradan oldular mı?)

Boston'lu Totti!

Totti Reyiz NBA'de rengini belli emiş. Miami taraftarı olarak bu poza alınmadım değil ancak bir bildiği vardır Kaptan'ın..

Fotoğrafı twiterdan paslayan Okan Danışman'a teşekkürler..

31 Aralık 2012 Pazartesi

2013 Kehanetleri

Bu yılbaşında evdeyiz! Kola+çerez+ tv kombosuyla yeni yılı karşılayacağız. E tabi bir de olmaz olmazımız Victoria Secret Fashion Show! Meleklerle yeni yıla girmek diğer tv programlarından daha eğlenceli olur gibi.

Bu arada eskiden bant kaydı konserler yapılır, sanatçılar her kanalda gözükürdü. Allahtan artık bunun tutmadığı fark edildi de o saçmalıktan kurtulduk.

Neyse konuya gelelim. Yeni yıldan herkesin bir beklentisi var. Kendim adıma yarın bugünden farklı olmayacak, çokta anlamsız geliyor bu muhabbet. Belki de sevdiklerim yanımda yok diye bilemiyorum. Yeni yılda beklentilerimi sıralayacam şimdi daha doğrusu kehanetlerimi! Bakalım yıl sonunda ne kadarını tutturabilmiş olacağım :)

1- Sezon sonunda Fenerbahçe şampiyon olur, Aykut Kocaman istifa eder! (bu sefer temelli!)
2- Ayrıca Fenerbahçe Avrupa Liginde çeyrek finalde elenir!
3- Galatasaray Schalke eşleşmesi penaltılarda sonuçlanır Melo penaltı kaçırır GS elenir!
4- Gol kralı yine Burak Yılmaz olur!
5- Bursaspor ligin ikinci yarısında büyük bir çıkış yakalar!
6- Şenol Güneş sezon sonu istifa eder.
7- Almanya'da Bayern Münih şampiyon olur.
8- İngiltere'de City geriden atak yapar ve bir kez daha United'tan şampiyonluğu alır.
9- İspanya'da Barcelona haftalar öncesinden garantiler, Messi rekorlar kırmayı sürdürür.
10- Real Madrid'te Mourinho sezon sonu ayrılır.
11- Ronaldo 2013'te bağları koparır en kötü gelecek sezon sonu gider.
12- Falcao beklenenin aksine İspanya'da kalır Real Madrid'e imza atar. Partneri Sergio Agüero olur.
13- İtalya'da Juve yeniden şampiyonluğu alır Napoli sert bir düşüş yaşar.
14- Fransa'yı PSG kazanır İbra yılın adamı seçilir.
15- Portekiz'de Porto bu sefer Benfica'ya geçilir.

16- Şampiyonlar Ligi'ni Bayern Münih kazanır.
17- Avrupa Ligi'ni kim kazanır tahmin etmek zor ama Dnipro dikkat çeker!

Futbola dair kehanetlerim bunlar. Daha fazlası elbette yapılabilir ama yıl sonu değerlendirmesinde oran düşürmeyelim:)

Herkesin yeni yılı kutlu olsun  her şey gönlünüzce olsun Francesco Totti Blog okuyucuları. Bu yıl içerisinde  okuyan, destek veren, eleştiren herkese teşekkürler. Ayrıca bloga konuk yazar olanlara ayrıca  bir teşekkür ve yazıları paylaşan daha çok kişiye ulaştıranlar BİY ağı ve Tribün dergi..

 Mutlu yıllar millet. Akşam evdeyseniz melekleri kaçırmayın derim. 
Not: Yanında sevgilisi olan izlemesin, illa izleyecekse ağzının suyuna dikkat :)