4 Ocak 2013 Cuma

Bundesliga'da İlk Yarının Ardından I

Bu yazının sözünü çok önceden vermiştim ama bir türlü başına oturamadık o aralıkta da bir çok yerde değerlendirmeler yazıldı. En güzeli bundesliga.com'un değerlendirmesi gibi duruyor. Kendim yazmaktansa onu çevirip aralara kendi fikirlerimi  sıkıştırıyım daha iyi dedim.
BORUSSIA DORTMUND AVRUPA'DA ESİYOR!

Son iki sezonda ligi kasıp kavuran  Jurgen Klopp'un öğrencileri  bu sezon Bundesliga'ya yavaş bir başlangıç yaptı ancak Şampiyonlar Ligi'nde Avrupa'nın en büyük liglerinin şampiyonları ile girdikleri mücadeleden keyifli futbol oynayarak lider çıktılar.

Dönüm Noktası
Geçen sezon ligde şampiyonluk ipini tekrar gögüslerken Avrupa'da hayal kırıklığı yaratan sarı siyahlı takım bu sezon gruptan çıkmak istiyordu ve Signal İduna Park'ta startı Ajax'la verdiler ve 87. dakikaya kadar işler yolunda değildi ancak Robert Lewandowski'nin golü ile 1-0 kazandılar. O gol BVB'nin sezonunun dönüm noktası oldu. Olası bir puan kaybı lig kötü giderken Avrupayı da kaybetme durumuna sokabilirdi.

Anahtar Oyuncu
Geçen sezon sakatlıklar sonucu takıma yeteri kadar katkı sağlayamayan Mario Götze bu sezona harika bir başlangıç yaptı.  Almanya'nın en büyük yeteneklerinden birisi olarak gösterilmesine karşın sahada ona dizilen övgüleri karşılayacak şeyleri yapamamıştı ama bu sezon onun sezonu olacak gibi gözüküyor.

Fark Yaratan İsim
Takımın en önemli hücum kozlarından birisi olan Kagawa'nın ManU satılamasının ardından BVB altyapısından yetişen ve M'Gladbach'a yıllar sonra tarihini hatırlatan takımın baş aktörü Marco Reus alındı. Reus bu sezon Bundesliga'da harikalar yaratmaya devam ediyor ve 6 gol 6 asistle Kagawa'yı aratmadı. Şampiyonlar Ligi'nde 3 golü olduğunu da unutmamak gerek. Reus'un takıma kattığı diğer bir silahsa duran topları oldukça etkili kullanması!

İstatiklere Bakış

  • Bu sezon Dortmund'un Signal İduna Park'ta ki seyirci  ortalaması: 80577! İnanılır gibi değil bu rakam. 
  • BVB'nin ilk yarıda topladığı puan 30. Geçen sezona göre sadece 4 puan az ama Bayern'in önüne geleni sürklase etmesi sonucu liderle puan farkı 12 oldu. 



BAYERN ŞAMPİYONLUĞU GERİ  İSTİYOR!


Bundesliga'da şampiyonluktan iki sezon üst üste mahrum kaldığı pek görülmemiştir Bayern Münih'in ama Dortmund son iki sezonda sildi süpürdü  Bayern'e acımadı. Bu durum Bayern'e fazlasıyla ağır geldi zira fubol dünyasının en ilginç takım yapılanmalarından birisine sahipler. Geçen yıl Şampiyonlar Ligi'nde final oynayan takıma Shakiri ve Javi Martinez eklemelerini yaptılar. En büyük sıkıntıyı çektikleri savunmanın ortasına geçen sezon Gladbach'ta müthiş oynayan Dante'yi aldılar. Mario Gomez'i yedeklemek için Mandzukic eklemesi ile yetinmediler bir de eski oyuncuları Pizzaro'yu  aldılar. Kısacası Bayern çok kızmıştı ve kendine ait olan şeyi geri istiyordu!

Dönüm Noktası
Sezona fırtına gibi girip ilk 8 maçı kazandıktan sonra evlerinde Leverkusen'e kaybetmeleri onlar adına dönüm noktası oldu. Havaya girmişlerken Leverkusen onları rüyadan uyandırdı ve yere daha sağlam basmalarını sağladı. Daha sonra tekrar bir yenilgi yaşamadılar ve 3 beraberlik aldılar.

Anahtar Oyuncu
Sadece Bayern adına değil Bundesliga'nın ilk devresinin en iyi adamıydı Frank Ribery.  Saha içinde %84,4 pas isabet oranıyla oynarken 7 de asist yaptı. Yanına eklediği 4 gol ve oyun içinde yarattığı farkta cabası. 

Fark Yaratan İsim
Bavyera ekibi harika bi kadro kurdu belki ama takımın en büyük eksikliği sol bekteydi. Geçen sezon bu bölgeye geçtikten sonra harikalar yaratan David Alaba ve yedeği Contento sakat, Lahm ise sağ bek oynamaya başladığı için sezon öncesi o bölgede Emre Can ve 2010 Dünya Kupasında sol bek oynayarak o bölgeye uygun olmadığını gösteren Badstuber oynadı. Alaba'nın sakatlıktan dönmesi ile beraber orada sorun giderildi ve dönüşü ile fark yarattı Avusturyalı oyuncu.

İstatistiklere Bakış

  • Sezona fırtına gibi giren Bayern'in averajı 37!!! Ona en yakın takım +15 ile Borussia Dortmund. Geri kalan takımların averajları toplanınca +37 etmiyor desem durum anlaşılır herhalde.  
  • 11 golü kontradan bularak bu alanda da lider oldular.  
  • Lige 8de 8le başladıklarını unutmayalım.


Jupp Heynckes: Bu mağlubiyet bizi yaralayacak elbette ancak önemli  olan gerekli dersleri çıkarmamız. -Leverkusen mağlubiyeti sonrası- 
Philipp Lahm: Bugün iki tane aptalca gol yedik ve kaybettik. Hak eden taraf maçı kazandı... -Leverkusen mağlubiyeti sonrası- 

KIESLING ATIYOR BAYER LEVERKUSEN ZİRVEYİ ZORLUYOR

Leverkusen  koç ikilisi Sami Hyypiä ve Sascha Lewandowski yönetiminde lige yavaş girse de 9. haftadaki Allianz Arena'da Bayern Münih galibiyeti ile beraber çıkışa geçti. Devre arasına puan tablosunun ikinci sırasında girdiler ve sezonun geri  kalanında da yerlerini korumak için mücadele edecekler.

Dönüm Noktası
Sezonun ilk yarısının onlar adına dönüm noktası kesinlikle Bayern galibiyeti  oldu. Bavyera ekibinin galibiyet serisini sonlandırdıktan sonra 7 galibiyet alıp 2 kez yenildiler ve Bayern'in en büyük takipçisi oldular.

Anahtar Oyuncu
Bayer 04'ü bu noktaya taşıyan elbette takım oyunu oldu ancak Stephan Kiesling attığı 12 golve yaptığı 4 asistle öne çıkan oyuncu oldu. Takımı kötü  oynarken bile şapkadan tavşan çıkararak galibiyeti getiren isim oldu. Sezon sonuna kadar herhangi bir sakatlık yaşamazsa formunu sürdürecek gibi duruyor. Bu performansı Löw'ün de dikkatini çekecektir ve tekrar Alman Milli Takımında şans bulacaktır.

Fark Yaratan İsim
Sezon başında Real Madrid'ten transfer edilen Daniel Carvaljal bu sezon Bundesliga'da dikkat çeken isimlerden birisi olmayı başardı. Bek oyuncusu olmasına karşın yaptığı 5 asist ve attığı bir golle savunmanın yanı sıra hücumda da kendini gösterdi. Onu izlerken Gökhan Gönül'ün formda dönemlerini hatırlamanız mümkün. Öte yandan savunma bekleri konusunda sıkıntı yaşayan Mourinho'nun Real Madrid'i onu kullanabilir miydi sorusunu sormadan da edemiyor insan...

İstatistiklere Bakış

  • Leverkusen'in attığı 33 golün 31'ini Alman oyuncular atarken orana vurunca %94 gibi  bir rakam ortaya çıktı.
  • Bundan daha inanılmazı ise 29 golü kontra ataktan bulmaları!  
  • Ayrıca evlerinde kaybetmeyen tek takım oldular ve 8  maçta 6 galibiyet 2 beraberlik aldılar. 
  • 17 maçta 14 kez geriye düşerek en çok geriye düşen takım oldular ama bir şekilde dönmeyi başardılar.


EINTRACHT FRANKFURT YÜKSEKTEN UÇUYOR

Sezon başında üst üste kazandıklarında her ligde olan ve sonra balonu sönen takımlar gibi olacağını düşünmüştük ve bir iki hafta tökezleyince heh artık yerlerini bulurlar dedik ama Armin Veh'in öğrencileri yeniden şahlandı ve ilk yarıyı 30 puanla 4. sırada kapattılar.

Dönüm Noktası
9. haftada Stuttgart'a kaybedip ardından Fürth ile sahalarında berabere kaldıktan sonra Bayern deplasmanında sürklase oldular ve üstte bahsettiğim gibi artık buraya kadar denidi onlar için ama hemen ardından Ausburg'u 4-2 yenerek yeniden uyandılar. Daha sonra puan kayıpları oldu elbette ancak o maçta verdikleri mesaj onlara bakışı değiştirdi.

Anahtar Oyuncu
Alexander Meier Frankfurt adına bu sezon en önemli isimdi. Orta saha menşeili bir oyuncu olmasına karşın 11 gol atarak lig lideri Kiesling'in arkasından gol krallığında ikinci sırada bulunuyor. Bastian Oczipka'da yaptığı 7 asistle iyi durumda ve oldukça faydalı oldu.

Fark Yaratan İsim
Sebastian Jung bu senenin dikkat çekenleri arasında. 22 yaşındaki sağ bek 17 maçtada 90 dakika forma giyerken Alman U-21 takımının elemanlarından birisi haline geldi. Hollanda ile oynanan dostluk karşılaşmasında da Löw tarafından A Milli Takıma çağrıldı. Bakalım ligin ikinci  yarısında adından daha fazla söz ettirebilecek mi?

İstatistiklere Bakış
Ligin ilk yarısında Bayern ve son şampiyon Dortmund'tan sonra en isabetli şut atan takım oldular. (33)
İki sezon önce küme düşerken ligin bütününde aldıkları galibiyet sayısına bu sefer sadece ilk devre sonunda ulaştılar. (9)
Bundesliga tarihinde o sezon lige yükselen takımlar arasında en iyi ilk yarı performansı gösteren 3. takım oldular. Onlardan daha iyisini daha önce Bayern ve Hoffenheim-Kaiserslauten gösterdi. (3)

***
Bundesliga'yı ilk 4 sırada kapatan takımları kısaca  inceledik.  Yazı sıkmasın diye parçalara ayırdım devamı vakit buldukça gelecek.

Hiç yorum yok: