2 Ağustos 2012 Perşembe

Fenerbahçe Bildiğiniz Gibi | FB 1-1 Vaslui

3 Temmuz sürecinden beri süre gelen süreçte... Tabii ki böyle başlamayacak yazı. Artık Fenerbahçe tarafarı da yönetimi de teknik kadrosu da sportif başarı veya başarısızlıkta bunu öne sürmemeli ve bu psikolojiden çıkmalı.

Fenerbahçe iki yıl aranın ardından çıktığı Avrupa arenasında yeni transferlere rağmen bir şeyin değişmediğini gösterdi bize. Maça çıkılan düzenin hata olduğunu sosyal medyada da bol bol konuştuk ve ilk yarı bittiğinde bu konuda haklılığımız ortaya çıktı. Bunu görmek için iyi bir futbol yorumcusu falan olmaya gerek yoktu. Fenerbahçe daha önce iki hücumcu kanat artı Alex ve Forvet kombinasyonunu deneyerek başarılı hiç olmamıştı bugünde olmadı. Sahaya çıkan takım klasik 4-2-3-1 şeklinde gözüküyordu ama ilk beş dakikanın ardından 4-2-4 şekline büründü. Savunma ile hücum arasında bağlantı adına hiç bir şey yoktu. Herkes ayrı telden çalıp söyledi. Böyle olunca da Vaslui hızlı hücumlarla tehlike yaratıp akın akın gelmeye başladı.

Maç öncesinde Semih tercihi biraz kafamı kurcalamıştı ama fanatik taraftar bakışı gibi değil. Vaslui'yi analiz eden arkadaşlarım kanatlardan hücum edersek rahatlıkla yenebileceğimizi söylüyordu ama biz Semih tercihi ile göbekten delmeye çalışacağımızı belli olmuş olduk. Alex-Semih ikilisi ile stoperleri ortadan delip geçmeyi, arkadan gelen Cristian'ın da desteğiyle gole ulaşmayı planlıyordu Kocaman ama planlar tutmadı. Bunun nedeni aslında çok basit. Göbekten oynamak istiyorsan kanatlarda Stoch ve Kuyt'ı değil Caner ve Topuz'u tercih etmelisin zira bu adamlar orta alana destek verip senin planını daha kolay uygulamanı sağlarlar. Yok bu adamları kullanıyorsan Semih'in orada işi yok.  Kocaman'ın bu planının tutmasının en büyük nedenlerinden biri de Semih'in en iyi yapabildiği tek iş olan duvar olma işini de becerememiş olmasının etkisi de büyük tabi. Diğer büyük etken ise box to box yapabilecek bir orta saha oyuncusunun yani bir Emre Belözoğlu'nun olmamasıydı.

Takım genel olarak savunmada iyiydi ancak son yıllarda klasik hale gelen hücumda tempo yapamama olayı bu maçta da sürdü. İkinci yarıda Semih'in çıkıp Topuz'un oyuna girmesi ile orta alanda kontrolü ele alıp pozisyonlar üretmeye başladık. Caner-Stoch değişikliği ile takım maçın başından beri yapması gerekeni yapıp kanatlardan gelmeye başladı. Sağda Topuz-Gökhan uyumu oyuna yansımaya başladı. Solda ise Kaldırım, Caner'in girmesi ile daha rahat hücuma katılınca işler değişti. 75. dakikaya gelindiğinde Vaslui iyice temposunu kaybetmiş ve Fenerbahçe golü ha buldu ha bulacak derken o ana kadar harika oynayan savunma kombine hata yapınca 1-0 geriye düştük. Takım şoku üstünden atıp toparlanan kadar bir kaç dakika geçti ama tüm hatlarıyla rakip yer alana yerleşti. Zaten Vaslui'nin dermanı kalmamıştı kontra atmak için bile. Son on dakika biraz karambol şeklinde oynandı. Zira takımda kimin nerde oynadığı bile belli değildi. Son anlarda Alex'in alda at pasında Bekir kafayı köşeye çaktı ve umutları rövanşa bıraktı.


Bu takımı elemek o kadarda zor olmayacak buna fazlasıyla inanıyorum. Hatta deplasmandaki maçta daha rahat olacağımızı ve turu bir şekilde alacağımızdan da eminim. Ama bu maçtan dersler çıkarmak şart. Özellikle Aykut Kocaman'ın 4-2-4 dizilişine son vermesi şart. Tamam bu takım gerçekten güçsüz iyi bir orta sahaya ihtiyacı var Sow'un sorunları var falan ama koca ilk yarıda hiç bir şey yapmadı bu takım. Bunu kesinlikle gözden kaçırmamalı. Sonuç olarak derslik bir maç oldu bizim adımıza. Aykut Kocaman'ın hataları vardı tamam ama ihaleyi ona yıkmakta insafsızlık olur. Sosyal medyada istifaya çağıranlar bile var hem de baya fazla ama bu kazanma hırsını biraz fazla abartıyoruz. Sezonun ilk maçıydı bu beyler biraz sakin...


Geçen sezon bol bol maç değerlendirmesi yaparken oyunculara teker teker kısa değerlendirmeler yaptık. Sezonun ilk maçı içinde kısa kısa bakış atalım. 


Volkan Demirel: Fenerbahçe'nin kalesinde yıllardır büyük bir sorun olmadı bundan sonrada olacak gibi gözükmüyor. Volkan benim için dünyada en iyiler arasında tartışmasız. Kalenizde top class birinin olması kötü oynadığınız anlarda sizi rahatlatıyor. Özellikle ilk yarıda takım zor anlar yaşarken kurtarışları ile güven verdi. Bu sezon yine kale sapasağlam olacak!


Gökhan Gönül: Gökhan bu takımın hem hücumunda hem de savunmasında en önemli isimlerden bir tanesi. Bu maçta gerçek Gökhan gibi değildi ancak son yarım saat bindirmeleri ile etkili oldu. Formunu bulunca en büyük kozlardan biri olacaktır. Geçen sezon bir türlü istikrarı yakalayamamıştı bu sene artık onun yılı olsun.
Bekir İrtegün: Stoper oynamaya başladığı günden beri inanılmaz bir gelişim gösterdi. Geçen sezon formayı aldıktan sonra bir daha bırakmamıştı. Bu sezona da inanılmaz mücadele ederek başladı. O böyle oynadıkça Serdar'ın forma bulma şansı çok zayıf. Serdar'ın ondan tek artısı ayağının iyi olması ancak Bekir kampta bol bol bu yönünü geliştirmek için çalıştı. Eğer bu özelliği de kazanabilirse bambaşka bir adam olabilir. Zaten milli takıma da seçilerek ödülünü aldı. Bugün maçın adamını seçecek olsam iki üç adaydan birisi olur. Atıığı gol de cabası.
Egemen Korkmaz: Fenerbahçe için piyangoydu Egemen. Bedavaya çok iyi hem de yerli bir stoper kazandık bu sene. Bu maçta formayı kimseye vermeyeceğini gösterdi. Gol de hatası vardı ancak suç o topu tehlikeli bölgede ona atan Topal'ındı onun değil. Mücadelesi ile taraftarın en çok sevdiği isimlerden birisi olacak. Geçmiş sezonlarda iletişim pek iyi değildi ama zamanla unutulur..
Hasan Ali Kaldırım: Transferi olduğunda çok memnun değildim açıkcası. Fenerbahçe forması için yeterli değildi ve fazlasıyla pahalıydı ama yerli piyasasında adam bulmak zor olduğu için takıma katıldı. Hazırlık maçlarından itibaren oyunu ile hepimizi şaşırttı ve bu maçta da şaşırtmaya devam etti. Halen eksikleri var ama zamanla bunları kapatabilir. Tek soru işareti ise Ziegler ile aynı. Önünde Stoch yer aldığı zaman zorlanıyor ve hücuma katkı veremiyor.


Mehmet Topal:  Bu sezonun flaş transferinden birisi Topal. Valencia'da oyunu ile hepimizi gururlandırmıştı. Yabancı sınırlamasının sonucu olarak o da bol bol para verilerek getirilen adamlardan birisi. İlk maçında çok iyi gözükmedi. Savunmanın arasına girdiği anlarda iyiydi ancak Fenerbahçe orta sahasında oynuyorsanız savunmadan daha fazlasını yapmanız gerek. Onun için yorum yapmak için biraz daha bekleyelim derim.
Cristian Baroni: Geçen sezon gelişimi ile hepimizi şoke etti. Gitsin bu adamın bizim takımda ne işi var derken bir anda herkesin gözdesi oldu. Ama onun söylediğim bir söz vardır: İyiyken çok iyi ama kötüyken de hiç çekilmiyor.. Bu maçta savunma ile hücum bağlantısını hiç kuramadı. Böyle olunca da sarı lacivertli ekibin orta saha ihtiyacı bir kez daha gözler önüne serilmiş oldu.


Miroslav Stoch: Sezon başında onun için 12 milyon € teklif geldi ama satmadık söylemleri oldu. Şimdi diyorum ki keşke verseymişiz.. Hazırlık maçları ve bu maçta berbattı. Takımın oyun sisteminde fazlasıyla sırıtıyor. Böyle devam ederse formayı tekrar alması oldukça zor ve bu durumda onu yüksek paralara satmakta hayal. Tartışmasız sahanın en kötüsü oydu..
Dirk Kuyt: Siz onu ismiyle tartıştınız ama benim için tartışılmaz bir profesyonel. Sahada ilk dakikadan itibaren muhteşem bir mücadele örneği sergiledi. Sağ tarafta etkili olması bu sistemde zor ancak doğru dizilişle takıma katkısı oldukça fazla olacaktır. Maçın yıldızlarından birisiydi. Tabi yıldız derken mücadele anlamında yoksa takımın ortaya koyduğu oyun ortada.


Alex De Souza: Kaptan için çok fazla sözüm yok. Her sezon başında klasik hale gelen Aykut Kocaman, Alex'i istemiyor yorumları yine yapıldı ama ilk resmi maçta Kocaman ona bel bağladı. Orta sahada destek alamayınca pek fazla etkili olamadı ancak son anlarda al da at pası ile ben burdayım dedi. Bu sezon onu her maç son kez izliyor gibi izleyecem..
Semih Şentürk: Aykut Kocaman maç sonunda Semih'in topu tutup Alex'le etkili olacağını düşündüm ama olmadı dedi. Aslında tercih böyle bakınca çok mantıklı ancak Semih ortaya koyduğu oyun ile formayı hak etmediğini net olarak gösterdi. Kısa vadede tekrar formayı göreceğini düşünmüyorum açıkcası. Hatta bana kalsa bir an önce kendine yeni bir kariyer çizmeli. Gökhan Ünal'ın günahı ne madem ya da Bienvenu'nün?


Aykut Kocaman: Maça çıktığı 11 tamamıyle hatalıydı. Bu konuda sabaha kadar tartışabilirim itiraz eden herkesle. Hatta Aykut Hoca ile karşılıklı otursak ona da aynı yorumları yaparım. Beni ikna edebileceğini hiç sanmıyorum. Oyuncu değişiklerinde ise hata yapmadı. 3 değişiklikte yerinde ve mantıklıydı. Kocaman taktik olarak eksik evet ama bu saatten sonra dereyi geçerken at değiştirmek söz konusu değil. Özellikle geçen sezondan sonra. Biz sabredeceğiz o da kendini geliştirecek. Daha ilk maçtan istifa yorumu yapanlara da maç izlememelerini tavsiye ediyorum. Çünkü onların ki taraftarlık değil gereksizlik. Mümkünse azalarak bitin!


Hakem: Yönetimini pek beğenmedim ama sonucu etkileyecek bir karar da vermedi. Sadece takdir haklarını 50 bin kişi önünde oynayan ev sahibi takım için değil deplasman ekibi için kullandı. Sarı kartlar Fenerbahçe'ye çat çat çıkarken rakip için o kadar kolay çıkmadı. Vasat bir yönetim gösterse de sonucu etkilemediği için sorun yok. Kartlar ilerde başımıza bela olabilir onu da unutmamak lazım.


FENERBAHÇE: 1 - VASLUİ: 1
Stat: 
Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
Hakemler: Antonio Miguel Mateu Lahoz, Pau Cebrian Deviz, Jon Nunez Fernandez (İspanya)
Fenerbahçe: Volkan Demirel, Gökhan Gönül, Bekir İrtegün, Egemen Korkmaz, Hasan Ali Kaldırım, Kuyt, Cristian, Mehmet Topal (Dk. 79 Sow), Stoch (Dk. 61 Caner Erkin), Alex, Semih Şentürk (Dk. 46 Mehmet Topuz)
Vaslui: Coman, Milanov, Varela, Charalambous, Salageanu, Antal (Dk. 88 Vasile), Caue, N'Doye, Sanmartean, Stanciu (Dk. 60 Sburlea), Niculae (Dk. 81 Costin)
Goller: Dk. 75 Antal (Vaslui), Dk. 89 Bekir İrtegün (Fenerbahçe) 
Sarı Kartlar: Dk. 21 Egemen Korkmaz, Dk. 27 Cristian, Dk. 44 Alex, Dk. 83 Bekir İrtegün (Fenerbahçe), Sburlea (Vaslui)

1 yorum:

la mano de dios dedi ki...

aykut hoca geldiğinden beri içeride oynadığımız büyük maçlarda (gs bjk ts bursa antep paok young boys vaslui) her ne kadara vrupa maçları sezon başında olsa da çok zorlanıyoruz ve kazanma geleneğimizi kaybettik.ancak diğer boyuttan bakınca da deplasmanlarda da tam tersi bir oyunla oynuyoruz çok rahatız ve en zor maçları dahi kazanıyoruz.iç saha için bi çözüö bulunmalı..