14 Mayıs 2012 Pazartesi

Bir İstanbul Masalı: Şampiyon Olympiakos

Hani bazı maçlar vardır, dostlar arasında muhabbet edilirken hep gönderme yapılır; hatırlanır.Kimisi arşivlik der, kimisi efsane kimisi de epik…İşte bugün o maçlara bir yenisini daha ekledik. Sinan Erdem 2010′da Sırbistan’ı devirdiğimiz yarı final maçından bile daha büyük bir maça, geri gelişe ev sahipliği yaptı. Nam-ı diğer “Dejavu”, Çağlar kendi twitter hesabından maç yorumu yaparken ülkemizin yapısının düzenlediğimiz uluslararası organizasyonlara olan etkisinden bahsetti 2005′teki Şampiyonlar Ligi Finali’ni, 2010′daki Yarı Final’i ve bugünkü finali hatırlatarak. Gerçekten de tam bizlere uygun bir son yaşandı bugün. Hem de yaşadığımız kültürümüzün alışkın olduğu, sempati duyduğu bir hikayeyi de içinde barındırarak. Bugün mütevazi ve yiğit oğlan havalı ve varlıklı çocuğu devirerek kendisine inanmayanlara, burun kıvırıp saygı duymayanlara  unutulmayacak bir ders verdi İstanbul’da. Ders muhasebesi sırf bununla da sınırlı değildi. Gençlik yıllarımızda bizlere öylesine söylenmiş bir cümle gibi gelen, pek kulak asmadığımız:”Son düdük çalmadan maç bitmez.” söylemini bir kez daha gözden geçirmemize neden oldu. Devamını Oku

Hiç yorum yok: