14 Mayıs 2012 Pazartesi

Devlet Eliyle Zulüm

Fotoğrafı hatırladınız mı? Olaylı Türkiye-İsviçre maçı sonrası ortada hiç bir şey yokken İsviçreli oyuncular bir anda kaçmaya başlamış  ve hem taraftar hem de oyuncularımız bu durum karşısında tahrik olup rakibe saldırmaya başlamıştı!
Kadıköy'de şampiyonluk maçı oynandı. Taraftar ne maç öncesi ne de maç sonrasında ufak bir olay bile çıkarmadı. Maç bitti tüm stad  kendi takımını alkışlamaya başladı fakat o da ne! Polis anlamsız bir şekilde GS oyuncularını kordon etrafına alıp korumaya çalıştı. Ama kimden? Tribünden atlayan bir kaç taraftara gösterilen sert müdahale diğerlerini de çileden çıkarınca tüm stad sahaya inmeye başladı. 
Polisin son altı ayda Fenerbahçe taraftarına gösterdiği zulüm bu maçta tavan yaparken, taraftarın tepkisi de kendilerine polis denilen üstüne giydiği üniforma sayesinde istediğini yapabilme hakkına sahip olan yaratıklara karşıydı! Polis bir gecede elindeki tüm biber gazı stoklarını tüketirken sadece olay çıkaranları değil, tribünde öylece seyredenleri de hedef aldı. Olayla gram alakası olmayan kadınlar çocuklar biber gazından nasibini aldı.
Polisin bu ülkede egemen güç olma çabası olayları engellemek yerine daha da artırıyor. Eli coplu canilerin her olaya 1 Mayıs veya terör eylemi gözüyle bakması vatandaşlara zulüm etme hakkını vermez onlara. Şu süreçte polis özellikle Fenerbahçe taraftarı için düşman haline geldi. Neden? Çünkü polisin içindeki cemaat oluşumu Fenerbahçe'ye ve Cumhuriyete karşı bir güç olarak algılanıyor. Şike sürecininde Fenerbahçe'ye karşı özellikle cemaatin desteklediği bir operasyon olarak düşünülmesi polisinde baş düşman olarak alıglanmasını sağladı.


İşin özü basit aslında. Polisin spor sahalarından çekilme vakti geldi de geçiyor. Dünyada bir çok ülkede güvenlik stadlarda devlet eliyle sağlanmıyor. Ayrıca benim düşüncem polisin sahada varlığı yarar değil zarar getiriyor artık. Polisin sadece sahada değil her olayda kendini özgür  hissetmesi ve ben polisim, istediğimi yaparım mantığına da bir çözüm bulmak gerek. Biber gazının her olayda çözüm olarak görülmesi ne aptalca bir iştir? Artvin'de biber gazı yüzünden kalp krizi geçirip ölen öğretmeni ne çabuk unuttuk? Polis bu ülkede vatandaşların güvenliğini sağlamak için var, onlara devlet eliyle işkence etmek için değil!!


Şu konuda ne söylesem anlamsız geliyor çünkü hepimiz polisin nasıl düşünceler içinde olduğunu biliyoruz malesef! Konuyu kapatırken bir sebepten nezarethaneye düştüğümüzde polisle aramda geçen diyaloğu aktarıp bitireyim. ''Bizim için 1 Mayıs kutsaldır! 1 Mayısa katılıp orda coplayan polis artık tam polis olmuş demektir. Hani Galatasaray'a gol atan gerçek Fenerbahçeli oluyor ya işte öyle!! Maç demişken geçen sene Eskişehi0r taraftarı maç için Samsun'a gelmişti. Olay çıkarmışlar biz de daldık! Abi bir vuruyorum var ya kemik sesi geliyor kemik! hahahahahh..'' O sahneyi tekrar hatırladım da şimdi ne söyleyim bunun üstüne? Son sözüm maç sonrası polisin zulmü için sevinen bazılarına. Bir gün adalet size de lazım olur unutmayın!!

Hiç yorum yok: